The document has moved here.
|
||
![]() |
Geliyorum Diyen Katliam ve İnsanlık Dramı | |
Özhan Mete | ||
ozhanmetechp@gmail.com | ||
Bugüne kadar ülkemizde yaşadığımız en büyük insan katliamını Ankara`da Türkiye Cumhuriyeti`nin Başkentinin göbeğinde yaşadık. Şimdilik bilanço 97 masum insan. Bu rakama ilave olabilecek ağır yaralılar olduğu söyleniyor.
Katliamda hayatını kaybetmiş yurttaşlarımıza, kardeşlerimize tanrıdan rahmet yaralılara acil şifalar, ailelerine ise sabır ve metanet dilemekten başka malesef elimizden birşey gelmiyor. Artık sözün bittiği yerdeyiz ve elimde klavye ne yazacağımı bilemiyor, duygularımı yazıya dökmekte zorlanıyorum.
Eğer Türkiye gibi etrafı ateş çemberine dönmüş stratejik bir bölgede olan koskoca bir ülke nerdeyse geliyorum diyen bir katliamı haber alamıyor, insanların can güvenliğini sağlayamıyorsa söyleyeceğim tek şey koca bir yuhhhh...tur.
Belliki bu iktidar en yakındaki Suruç olayı dahil diğer hiçbir terör olayından ders çıkarmamış. Geçmişe şöyle bir göz atarsak. PYD Kobani`de özerklik ilan etmişti. Bu bölge zaten yıllardır Kürt unsurların bir arada yaşadığı ancak Suriye muhalifi Radikal İslami güçlerin ele geçirmeye çalıştığı, sınırlarımıza çok yakın önemli ve stratejik bir yerdi.
Kobani`yi ele geçirmek isteyen İslami gruplardan önceleri Müslüman kardeşler ve El.Nüsra daha sonra ise içlerinde en güçlüsü olarak kabul edilen İşid devreye girerek PYD güçleri ile aralarında hala devam eden kanlı çatışmalar olmuş, yüzlerce kişi ölmüş yada yerlerinden göç etmek zorunda kalmıştı.
Hal böyleyken Kobani yada Suriye`deki diğer bölge topraklarını korumak için savaş veren, hayatını kaybeden PYD yada diğer kürt unsurların akraba yada yakınlarınında "Barış" mitingine katılacakları malumdu. Bu mitingde aynen Suruç`taki gibi bir başka provokasyonun olabileceğini düşünmemek hükümetin aymazlığıdır.
Daha önceki yazılarımda senin teröristin, benim teröristim mantığının yanlış olduğu, Devleti idare edenlerin tüm terör örgütlerine eşit mesafede tedbir alması gerektiğini vurgulamıştım. Malesef PKK terör örgütüne gösterdikleri cidddiyeti İŞİD`e göstermeyenlerin istihbarat zaafiyeti ve rahatlığı gerekli sıkı tedbirlerin alınmamasına neden olmuştur. Üstelik çok önceden bilinen, ülkenin dört bir yanından yüzbinlerce kişinin katılacağı izinli bir miting olduğu halde. Yine daha önceki yazılarımda Suriye`de sıkışan İşid`in eylemlerini Türkiye`ye taşıyabileceği gerçeğini dile getirmiştim. Gerek Nato yani ABD güçleri gerekse Rusya`nın devreye girmesi ve direk onları hedef almalarıyla büyük darbe alan bu terör örgütü elbetteki birilerinden talimatla şehirlere inerek provokasyonlara girişecekti.
Hiç kimse biz önlemi şurda almıştık burda almıştık diye bu işten sıyrılmaya kalkmasın. Ankara Garı gibi bir çok insanın çeşitli yerlerden başka amaçlarlada Ankara`ya gelebileceği, insan yoğunluğunun olduğu bir yerde emniyet güçlerinin olmaması, istihbarat zaafiyeti gösterilmesi asla affedilecek bir şey değildir. Sorumlular ya istifa etmeli yada görevden alınmalıdır. Buda yetmez haklarında soruşturma da açılmalı ve Yüce Divan da yargılanmalıdır. Aksi halde AKP ne yüzle bu Milletten oy isteyecektir?
Başbakan`a gelince kendi milletvekili, bürokrat ve bazı partililerini uyarmalıdır. Zira ağızlarından kan damlayan vampir dilleri zaten acı içinde olan insanları daha beter kırmakta ve tahrik etmektedir.
CHP Genel Başkanı Sn.Kılıçdaroğlu`na ayrı bir parantez açmak gerektiğine inanıyorum. Soğukkanlı davranışı ve beyanatları tüm bu karmaşa ile gerilimler içinde takdire şayandı. Gerek AKP`den ve bürokratlarından, gerekse HDP`den gelen yanlış açıklamalara karşı kendisinin duyarlı ve mesuliyetli yaklaşımları toplumda olumlu izlenim yaratmıştır. Kendisini kutluyorum.
Sakin güç olduğunu bir kez daha göstermiş ve üzerine düşen birleştirici görevi yapmıştır. Başbakan`ın davetini kabul etmesi, görüşmeden sonra HDP ve MHP`den randevu talep etmesi ile bu acı olayı siyaset malzemesi yapmaması ayrıca doğru ve CHP`ye yakışan bir davranıştır.
Buna karşılık Davutoğlu`nun HDP`ye randevu vermemesi ise tam tersine yanlış olmuştur. İçinde HDP`nin olmadığı ve dışlandığı bir ortamda bu işlerin çözülemeyeceğini malesef hala anlayamamıştır. Tabiki MHP`nin tutumuda AKP`den farklı değildir.
Bu arada HDP`de artık yakasını PKK`dan kurtarmalıdır. Aksi halde bu terör örgütü masum kürt yurttaşlarımızın başını yediği gibi parti olarak onlarında başını yiyecektir. Sn.Demirtaş ve bazı eşbaşkanlarıda bu tür olayları siyaset malzemesi yapmaktan geri kalmalı ve ağızlarından çıkan sözlerine dikkat etmelidir. Her olayda Devleti katil ilan etmek yerine yönetenleri ve siyasileri eleştirmelidir. Kendilerininde bu Devletin Milletvekili olduğunu ve Ayyıldızlı Türkiye Cumhuriyeti Milletvekili kimliğini taşıdığını unutmamalıdır.
Teröre karşı 4 partinin ortak koalisyonu ve birlikte çabaları şarttır. Bunda siyasi rant aranmamalıdır. Bugün sana hizmet eden terör örgütü ertesi gün senin başını yiyebilir.
Bu olayda tetikçi failler aşağı yukarı bellidir. Ancak bir tetikçinin illede içinde bulunduğu örgüte hizmet edecek diye bir garantiside yoktur. Zaten işin hedef saptırma ve provokatif inceliğide burdadır. Nihayetinde bunlar birer taşerondur. Bu nedenle çok daha önemlisi bu cinayetlerin arka perdesindeki güçlerin ortaya çıkarılmasıdır. Bu olayda taşeron İŞİD ise onları kiralayan kimdir? Uluslararası bir terör örgütünün perde arkası ancak komşu ülkelerin istihbaratlarıyla işbirliği içinde çözülür. AKP`nin tüm komşularımızla kavgalı olduğunu göz önüne alırsak bununda çözülmesi yine güçleşecektir. Bu eylemin arkasında her ülke olabildiği gibi bu kaos her ülkeninde işine gelir. Zira bir tek dostumuz kalmamıştır. Ancak yinede kamuoyu bunun cevabını beklemektedir. Aksi halde bunun vebali geçici hükümette olsa şu an ülkeyi yöneten ve koşa koşa Cumhurbaşkanı`ndan bu görevi alanların başına kalır.
Ülkece yaşanan acı olaydan sonra artık herkesin aklını başına alması gerekir. Gerek PKK`nın, gerek İşid`in gerekse diğer çeşitli terör örgütlerinin emperyalistlerin emrine girmiş, her an taraf değiştirebilecek, kendi etnik yada mezhepsel kimliğinden insanları bile katletmeyi göze alacak kadar eli kanlı cani çeteler olduklarını herkes kabul etmelidir. Bilhassa siyasilerin bilmesi yetmez sık sık dile getirmeleride gerekir.
Tekrar Ulusumuzun başı sağolsun. |
||
Etiketler: Geliyorum, Diyen, Katliam, ve, İnsanlık, Dramı, |
|