The document has moved here.
|
||
![]() |
İBB'nin Kadıköy İçin Siyasi Ve Rantsal Kararı | |
Özhan Mete | ||
ozhanmetechp@gmail.com | ||
Bundan yaklaşık 3-4 yıl kadar önceydi. Kadıköy'de Kentsel Dönüşüm'e yönelik Fikirtepe Projesitam olarak hayata geçirilmeye başlanmamıştı. Sadece tartışmalar ve çalışmalar devam ediyordu.
O zamanlar bir yazı yazmıştm. Bu yazımda aynen şunları iddia etmiştim;
AKP İstanbul'da oy olarak zayıf olduğu yerlerin demografik yapısını Kentsel Dönüşüm adı altında kendi lehine değiştirmeye çalışıyor demiştim. Hatta o yazımdan bir müddet sonra Ataşehir'de birkaç mahalleyi Ümraniye'ye kattılar, benzer olayıda Şişli'de gerçekleştirdiler. Ordada birkaç mahalleyi Sarıyer'e kaydırdılar.
Gerçi bunlar son Yerel seçimlerde fazla etkili olmadı Ataşehir, Şişli ve Sarıyer'i yine CHP aldı. Ancak bu 3 İlçenin Mahallelerinde Kentsel dönüşüm daha yapılmamıştı. AKP'nin hep ileriye dönük siyasi planları olduğu için İstanbul'da Kentsel Dönüşüm tamamlandığında o İlçelerde kendilerine ne gibi bir oy rantı getireceğini ilerde göreceğiz.
Tekrar Kadıköy'e gelirsek...
Bu İlçemiz yıllardır Atatürkçü ve Yurtseverlerin dolayısıyla CHP'nin kalesidir. Burada öyle AKP borusu öttürmek o kadar kolay değildir. AKP'nin var olabildiği tek yer Fikirtepe ve çevresindeki yakın birkaç mahalle idi. O da Genele baktığında seçimlerde fazla bir etkileri olmuyordu. Oralardaki AKP oyları ezici çoğunluk genel oyların içinde eriyip gidiyordu.
Kadıköy halkı arasında son 3-4 yılda binalarını yenileme isteği artmış ve bir çoğuda imar izninin değiştirilmesini beklerken ben yine bir yazımda AKP'nin Kadıköy'ün mevcut 2.07 imar iznini asla değiştirmeyeceğini, bunun siyaseten işlerine gelmeyeceğini, bilhassa kıyı taraflarında insanların evlerini değil büyütmek tam tersine küçültmek zorunda bırakılacaklarını, AKP'nin siyaseten bunu kullanacağını, çağdaş nüfus artışını önleyeceğini söylemiştim.
Bunu iki önemli nedene bağlamıştım.
İkincisi TOKİ gibi kuruluşların uzak uydukentlerde yandaş müteahhitlere yaptırdıkları konutlara ve sitelere talebi artırmak, yine denize yakın yerlerde deprem riski ve korkusuyla yaşayan ve yenilemeye kalkarsa evleri dahada küçülecek olan halkın mevcut evlerini satarak onları göçmeye mecbur etmek.
Yani hem ticaret hem siyaset...
Bunları söylerken dayandığım mesnet; AKP'nin şehirleri planlarken tüm hesaplarını insanların refah ve can emniyetlerinden çok kendi siyasi ve rantsal çıkarlarına göre ayarlamalarıydı.
Şimdi işin fazla tekniğine girmeden şunu söyliyeyimki o günlerdeki tahmin ve endişelerim birer birer gerçekleşmeye başladı.
Zaten işlerine geldiği yerlere emsal uygulayıp, gelmeyen yerlere kendi kafalarına göre imar vermeleri inşaat sektörünün ve bu işten ekmek yemeye çalışanların en büyük sorunuydu. Şimdide son yaptıkları düzenlemeyle İBB Kadıköy için 15 kat sınırı getirmişler. Ve bu sınır tabiki Fikirtepe projesini kapsamıyor. Yani örneğin Feneryolu gökdelenleri dikildikten, deniz kenarlarında çok katlı binalar yükseldikten Kadıköy'ün panoramik yapısı çoktan bozulduktan sonra bu kararı neden aldılar acaba?
Hiç tartışmaya gerek yok. Tamamen olay önceden beri iddia ettiğim gibi hem rantsal hemde siyasidir.
Kentsel dönüşüm kapsamında Fikirtepe'de çok katlı olarak projeler tasdik edildi ve inşaatlar başladı. O projede iş yapan yandaş müteahhitler zaten Devletten alabilecekleri maksimum imar müsadesini fazlasıyla aldılar aslında buda yetmiyor gibi taban kodlarıyla oynayarak dahada fazla kat ve alan elde ettiklerini duyuyoruz.
Malı götüren götürmüş şimdi Kadıköy'e 15 kat sınırı getiriyorsunuz. Peki bugüne kadar evlerini yenileyemeyen, deprem riski taşıyan 30-40-50 yıllık binalarda ikamet etmek zorunda bırakılan Kadıköy halkına bundan sonra ne olacak? Bu insanlar yıllardır bu muhitlerde yaşamışlar, aileleri, çoluk çocukları buralarda yetişmiş, evlenerek aileler büyümüş, aile bireyleri artmış, birbirleriyle komşuluk, akrabalık ilişkileri gelişmiş. Mevcut evleri zaten yeterli gelmiyor, bırak evlerinin aynı m2 de kalmasını nerdeyse yarıya yakın küçülmesine neden oluyorsunuz.
Bu kısıtlamayla yetersiz yolları ve dar sokakları ile boş ve müsait arsası bulunmayan Kadıköy'ü dikine yerine enine nasıl değiştireceksiniz? Yeşillik ve ağaçlar ne olacak? Otopark ve trafik derdi nasıl halledilecek? Mevcut haliyle birçoğu bahçe nizamı olan binalarda oturan insanların bundan sonra nefes alacakları, çocuklarını oynatacakları, hayvanlarını salıp gezdirecekleri bir bahçeleri, en azından depremde binadan kaçabilecek geniş ve açık alanları olmayacak mı?
Herşey bir yana birde çıkıp zaten zor geçinen bu halka "ne yapalım evlerini kendileri yıkıp yaptırsınlar" diyebilecek kadar Sosyal Belediyecilikten uzaktalar. Bu kısıtlamaya göre hangi müteahhit o binaları yıkıp yapmaya talip olabilir? Bu çıkarılan kararın anlamı ya malını aportta bekleyen müteahhitlere satıp burdan başka semtlere göç et yada kaderine razı ol riskli yapılarda paşa paşa otur demektir.
Olaya siyaseten bakarsak Kadıköy gelecekte Atatürkçü, solcu ve yurtseverler ile çağdaş insanların özgürce yaşayabilecekleri bir yer yerine, AKP zihniyetinin hakim olabileceği bir yapıya dönüşebilir. Rantsal olarak bakarsakta amaç denize yakın yerlerde fazla daire üretimini engellemek ve Fikirtepe Projesinin kolayca satılmasını sağlamak, arz talep dengesini yandaş müteahhitlerin lehine çevirmektir.
Fikirtepe Projesi bittikten ve oraya yerleşimler başladıktan sonra göreceğizki artık Kadıköy'de seçim alabilmek CHP gibi Çağdaş ve Cumhuriyetçi sol partiler için çok zor olabilecektir. Kadıköy'de CHP'den kimi koysan seçimi alır sözlerininde yavaş yavaş tarihe karışması mümkündür.
Bu tür uygulamaların yakın gelecekte Kadıköy'ün demografik, dolayısıyla sosyal yapısının değiştirilmesine yönelik bir tasarruf olduğunu iddia ediyor, siyasi sonuçlarını ise düşünmek bile istemiyorum. |
||
Etiketler: İBB'nin, Kadıköy, İçin, Siyasi, Ve, Rantsal, Kararı, |
|